OSMAN BAŞÇAVUŞU UĞURLARKEN

 

(*)

“Anason kokarken sofralar

Masadan eksiliyor dostlar”

Hayalmeyal anımsadığım ilk çocukluğumda o zamanlar herkese anlattığım bir sahne vardır. Televizyonların paket yayın yaptığı, yani İstanbul’da 10 saat Trabzon’da 5 saat açık olduğu yıllardan söz ediyorum.

Büyükbaba ve babaanne eksikliği ile dünyaya gelmiş olsam da dede ve anneannem hayatın merkezindeydi hep.

5 kız 1 Erkek çocuğu büyütmüş Safiye- İsmail çifti1990’ların ortalarına kadar   hayatın hep tam içinde geçen yıllar boyunca her bir kızlarını ve tek oğullarını evlendirmiş hepsinin de mürvetini görmüşlerdi.

6 kez kaynana ve kayınbaba olabilmişlerdi.

Benim  için bu geniş aile bir sürü enişte demekti  5 kızın kocaları (biri babam olmak üzere) bu enişte koleksiyonunun parçalarıydı.

Çocukların 5.si ve kızların 4.sü  olan Hamdiye teyzemin kocası Osman Başçavuş  kendisi gibi astsubay olan şakacı  dayımla beraber paket yayında Hanna-Barbara çizgi filmleri izlediğimiz yıllarda Trabzon Akçaabat’ta bana ilk kez rakı içirmişlerdi.

Muhtemel ki maksimum 5 yaşındaki bana en fazla dudağıma değecek kadar rakı tattırmışlardır. Ama bu hikaye de yıllarca dilimden düşmemişti.

Çok zaman sonra Üniversite yıllarımda Ankara’da Sakarya Caddesinde veya Çiftlik Tren İstasyonu’nda hür irademle içtiğim ilk rakılar muhtemel ki hiçbir zaman  o tarihöncesi rakı kadar etkili olmamıştı. Sonraları kimseye böyle rakı içtim diye anlatmadım.

Birbirimize bayramlarda, yeni yılda kart attığımız o eski “laik” günlerde bazen Sarıkamış’tan bazen Kıbrıs’tan ulaşan kartlar ile Astsubay (Osman) Katırcıoğlu ailesi nerdedir, ne yapar haberdar oluyorduk.

Sonra 1970’ler biterken İstanbul’da kesişti yollarımız.   70’lerin kömür kokan İstanbul’unda Osman Başçavuş’un eve getirdiği ve jandarma operasyonlarında yakalanan siyasi yayınlar  belleğimden çıkmayan diğer detaylardı. Niye getirirdi bir astsubay bu kitapları acaba? Kendisi mi solcuydu? Yoksa solcu babam mı isterdi? Öyle yada böyle sol fraksiyonların en yakası açılmadık yayınlarını bu sayede 10 yaşımda tetkik edebildim.

Kuzenler : Yaşıtım Binnur, arkadan yetişmeye çalışan Birol ve sonradan katılan Gülnur ile 70’lerin doludizgin savrulan son birkaç yılında Eyüp-Alibeyköy-Fatih üçgeninde en güzel oyunları  oynar sıkılmadan günü geçirirdik. Çocukların taleplerinin babaların paralarından bile az olduğu yıllardı. Tüpgaz, sigara, sanayağ kuyruklarında beraber bekler, bakkala mal gelince beraber koştururduk.

Osman Başçavuş’tan kalan anılar arasında kuşkusuz en büyük payı 2016’da amansız hastalığın en amansızının elinde   dünyaya veda eden  Birol alır. Birol’un fiziken de çok benzediği Babasının en iyi huylarını alıp ileri götürdüğünü düşünmüşümdür hep. Zaten şu dünyada Einstein falan değilseniz bir çocuktan başka ne bırakabilirsiniz ki ardınızdan?İyiler erken gider sözünü kural bilip daha 45 yaşında bize ve Beyhan’ına veda etmişti Birol.

Birol giderken yıllarca tüm sülalenin en ufak tefeği Gülnur bize bir paşa buldu getirdi. Jandarma Tuğgeneral Ümit Paşanın abartılı yaşam sevinci   o denli ağır basar ki kayınbabasının ölümünün sadece 2 gün öncesinde 30 yıl  aradan sonra çifte baba olan bu “doğuştan asker ve ezeli Fenerli” durumu “2-1 galibiz” diye özetledi.

Hayatın o  sonsuz döngüsü içinde yapıştığımız tüm maddi varlıklar sadece zihnimizde biriken anılar yumağından ibaret.

2 nesil sonra mezar yerimiz bile kimse tarafından anımsanmıyormuş.

Ölümden niye korkuyoruz, biz varken ölüm ve ölüm varken biz yokuz diyen Stoacılardan Epiktekos’a kulak verelim bir de : “Ölmemek insanlar için bir felâkettir. Bir başak için sararıp olgunlaşmamak ve biçilmemek ne ise, bir ademoğlu için de ölmemek odur.

2. Dünya Savaşının bittiği yıl doğup 11 Ekim 2023’te veda eden Osman Katırcıoğlu Kastamonu’da bir askere yakışan bir törenle son yolculuğuna uğurlandı.  Askerliğin parayla değil maaşla yapıldığı yılların anısına son bir jest esirgenmedi.

Ölüm değil ama ona gösterilen ilgi özenilen bir şey oldu.

Umberto Eco’dan daha çok anıları önemseyen bir yazar yoktur. Ona göre; Her insan kendi gençliğinin anılarına takıntılıdır.  5 eniştenin dördüncüsü olarak kara trene en son binen  Osman Başçavuş bana takılacak anılar bıraktı.

Nur içinde yatsın.


(*) Halit-Nermin Arslan Hamdiye-Osman Katırcıoğlu

Yorumlar

POPÜLER YAYINLAR

SİGARA NASIL BIRAKILIR YADA 8.035 GÜN NASIL ARA VERİLİR

EPİLOG

Her şeyi Bitirmeyi Düşünüyorum