ÇÖLÜN EN GÜZEL KUTUP AYISI
Türkiye’nin
en büyük sorunu iktisat yada politika
alanına dair değildir. Türkiye’de bana göre en önemli mesele halkın hobisiz
olmasıdır.
Türk halkı için
boş zaman kavramı neredeyse uzay mühendisliği kadar anlamsız ve uzak
çağrışımlar içerir.
Bedenen ve fikren gelişim sağlayan hobiler Türk halkının kahir ekseriyeti için manasız faaliyetler, gereksiz zaman kayıpları, boşa harcanan paralar olarak kayıtlara geçmektedir.
Türkiye’yi
batı uygarlığının olumlu yönlerinden uzak tutan, doğu uygarlığının ise en olumsuz özelliklerine yakınlaştıran bu
durum yazık ki daha uzun yıllar bizimle beraberliğini sürdürecek gibi
görünmektedir.
Bu yönüyle bir çöl gibi çorak kalan coğrafyamızda insanlara para kazanmaktan arta kalan zamanlarını
belirli bir alana yönlendirme enerjisi veren alanları çoğaltma yönünde
motivasyon vermek sınırlı sayıda yürekli ve cesaretli insanın çabasıyla mümkün olabilmekte.
Dün ani bir
şekilde aramızdan ayrılan İsmail Aydoğan bu cesaretli insanların arasında
yerini alabilmişti. O Hobisizlik çölünde rastladığımız yaman bir Kutup Ayısı olarak bir Kutup Yıldızı misali göğümüzü aydınlattı.
2015’te
(şimdi İş Bankasının güzel bir sanat müzesine dönüştürdüğü ) Beyoğlu Şubesi’ne
Şube Müdürü olarak atandığımda tanıştım kendisiyle.
Kutup Ayısı firması
zor bir döneme denk gelen Şube
yöneticiliği kariyerimde hep pozitif duygular uyandırmıştı bende. Bu yapılan keyifli iş kadar , moralinin çok zor bozulduğuna şahit olduğum şirket sahibi İsmail
beyden yani İsmail Aydoğan’dan da kaynaklanıyordu.
Yapılan
iş insanı bir banka Şubesinden çöllere,
nehir kenarlarına, dağların tepesine götürüyordu. Stanley Termoslar, Salomon Ayakkabılar,
rengarek Bufflar yıldızların altında bir kamp ateşini, çetin dağlara
tırmanırken dünyanın sessizliğini duyabilmeyi, toz içinde bir patikada
bisikletle akışı çağrıştırıyordu.
İsmail
Aydoğan kampı, koşuyu, dağcılığı, bisikleti, trekkingi velhasıl doğada yapılan
her tür faaliyeti kendisine iş olarak seçmişti.
İstikrarsız
ekonominin dalgalanan yapısı içinde bu işi yapmak, dünyanın dört yanından en
kaliteli ürünleri getirip burada uygun fiyatla insanlara ulaştırmak kolay
değildi . Stres doğal bir çıktıydı. Ancak onun fıtratında huzur sanki standart
paketti, opsiyon değildi. Her zaman sakin ve çözüm odaklıydı.
İşi kolay
kılalım diyenler arasındaydı yeri . İşleri de benim gördüğüm bildiğim kadarıyla
hep su gibi aktı, kolaylaştı ve yolunu bulabildi.
Benim bisiklet merakım da aramızdaki müşteri/müdür
ilişkisinin dostluğa evrilmesine katkı verdi. Kutup Ayısının ürünleri beraber
bisiklete bindiğimiz pek çok kişinin üzerindeydi zaten. Doğada olmaya ,
bisiklet üzerinde şehirden uzaklaşmaya dair ortak noktalarımız çok fazlaydı.
Bir
seferinde kan ter içinde Şubeye gelmişti. Sırtında küçük bir bisiklet çantası
vardı. Bana hediye etmek için getirmişti. Bu mavi çanta hala defalarca
kullanmama rağmen hala İsmail Beyin bana verdiği formunu korumakta. O gün ter
içinde Şubeye gelmesi beni duygulandırmıştı.
Zahmetine çok üzülmüştüm.
İsmail
Aydoğan hobisini işine dönüştürmüş başarılı bir iş adamıydı. Türkiye’ye
getirdiği yüksek kaliteli ürünlerin en geniş kesimlere ulaşması için
çabalamıştı. Pek çok organizasyona
sponsor oldu. Bankanın yenilikçi uygulamalarına tereddüt etmeden dahil oldu.
Sadece ülkemizde de değil yakın coğrafayda da ürünlerin satılabilmesi için bağlantılar oluşturdu. İranlıların en büyük
hobisinin dağlara çıkmak olduğunu onunla beraber öğrenmiştim.
2018’de
Beyoğlu Şubesinden tayin olunca uzun zaman görüşmedik. Hep aklımda olsa da
konularımız artık farklı ortak paydamız
sınırlıydı. Yine de zihnimde yeri hiç
silinmedi .
Sonra birden;
sadece birkaç hafta önce telefonumda Kutup Ayısı kaydından arama görünce yüzüme
bir mutluluk yayıldı. Neredeyse nedensiz aramıştı. Dostlar birbirini nedensiz
arar zaten. En kısa sürede görüşmek dileğiyle sonlandırdık konuşmayı. Nereden
bilebilirdik ki bunun son görüşme olduğunu.
İsmail Beyin
ölümünden çok kısa bir süre önce de en eski çalışanını kaybetmişti Kutup Ayısı.
Sonrasında ise İsmail Bey sessiz gemi ile ayrıldı bizden.
Hobisiz bir
ülkede insanları hobilerini en güzel
şekilde yapsın diyerek geçen bir ömür vaktinden
çok önce tükendi. Umuyor ve diliyorum ki ailesi onun başardıklarının
unutulmaması için çaba gösterecektir.
Yorumlar
Yorum Gönder