FUTBOL DÜNYADAKİ EN GÜZEL ŞEYDİR
Arjantin Hollanda’yı penaltılarda Van Gaal’in Weghorst’a
ilk penaltıyı attırmama inadı ile (benzer bir salaklığı Tite de Neymar’a
attırmayıp yapmıştı) yenerken tribünde göbek atan Mario Kempes benim hayatımda
dünya kupasını canlı kaldırdığını gördüğüm ilk takım kaptanıydı.
Mario Kempes iyi bir golcüydü ama adına kupayı havaya
kaldırdığı 78’in Arjantin’in hatıraları hiç de parlak değildi.
Arjantin o yıllarda akıllara bir askeri darbe ülkesi
olarak kazınmakla kalmamış turu geçerken ihtiyaç duyduğu averajı kendisi gibi cunta
ülkesi Peru’ya 6 gol atarak ( google’a bakmadan yazdım) sağlamasıyla da kötü duygular
uyandırmıştı.
O dönemde Peru’nun diktatörü Arjantin’in diktatörüne takımı
aracılığıyla saygılarını gönderdi diye düşünülmüştü.
Tam 44 yıllık bu hikayeyi Kempes’i tribünde görünce akla
getirmek gayet normal. Kempes tribünde
olmasa da “futbol asla futbol değildir”ciler için 2022 Dünya Kupasında
malzemeden bol bir şey yok.
En başta kışın ortasında (nerede o eski kışlar ) Katar’ın çölüne dünya kupası verilmesine borçluyuz. Katar’ın Yunanlı
Sosyalist vekili ayartıp kendi adına rüşvet karşılığı iş yaptırdığı ayyuka
çıkmışken Katar savunusu yapacak değilim. Yine de akılda tutmak lazım Katar
sadece statları yaptı oyunu futbolcular oynamaya devam ediyor.
Cuntanın Arjantin’ine kupa düzenleten FIFA Katar’a
düzenletmese şaşardık zaten.
Bu arada bundan sonraki ahir ömrümüzde bir başka çöl
ülkesinde kupa görmeyiz ama olimpiyatlar için söz veremem.
Peki ne yapacağız?
Batının teknolojisini alıp Kültürünü reddeden Katar’da
yapılıyor diye futbola mı küseceğiz? Bizde de papağanların en sevdiği cümle bu
değil midir. Teknoloji :Yes Kültür :NO
53 yıllık dünya sakini 47 yıllık Beşiktaşlı ve 44 yıllık Dünya Kupası takipçisi olarak Arap'a kızıp İnönü Stadı'nı mı yakalım?
Ben tam da tersini düşünüyorum. Katar kupası özellikle
benim için harika bir deneyim. 78 ilk kupam olsa da 82’nin yeri ayrıdır ve
Brezilya’nın Hırvatistan’a elenmesinde gören gözler için İtalya-Brezilya 82
maçından çok ibretler vardır.
Brezilya’nın elenmesi bana sadece o epik maçı değil
İspanya ve Portekiz’in elenmesi ile beraber yine 82’den Avusturya-Almanya
işbirliğini anımsattı. Cezayir’i yemek için işbirliği yapan "iki devlet tek
milletin" bu haliyle, İspanya’nın bir taşla iki kuşu vurup hem Almanya’dan
kurtulup hem tabelası zayıf Fas’ı çekmek için Japonya’yı bir zamanların
Macaristan’ına dönüştürmesine benzemediğini
iddia edebilir miyiz. Hadi Almanya’yı yendiğin maç o 100 maçtan 1’iydi.
İspanya’yı ve Almanya’yı aynı turnuvada yenen Japonya olasılığı 100*100 ün 1’e
oranı olabilir ancak. Portekiz de Brezilya da işlerini gördükten sonra grupta
3.maçlarını gazozuna oynamadılar mı sanki?
Ben 3ü de elensin istedim. 3ü de elendi. Hele Brezilya’nın
Hırvatistan’dan yediği golü yemeden 1 dakika önce telefonda görmeme ne demeli? Bu tam bir Twilight
Zone/Alacakaranlık Kuşağı hikayesi oldu benim için.
Üstelik bu kupanın başından beri Türkiye’nin en "iyi/lirik/entellektüel" spor yorumcusuna telegramdan duygu ve düşüncelerimi anlatıp ondan da (vakti
oldukça) yanıt alarak ilerliyorum.
Yaptığımız muhabbetlerde kimler yok ki : Avustralya ve St Pauli kaptanı Irvine , Turnuvada saçmalamalarıyla bizi bezdiren TRT
spikerlerine rağmen bir yıldız gibi parlayan Onur Şahin, Bana yaşlı gelen Atiba,
Mehmet Ayan; Rigobert Song, ABD’li Zimmermann, Uğur Dündar, Polonyalı
Zielinski, Tardelli, Bask’lı kaleci Unai , Louis de Funes, Altınordu, Nico
Willams, Abubakar, Anguissa, Choupo Moting, Lİvakovic , Lovren, Korenin Hocası Bento, Miloseviç,
Tadiç, Mİtroviç, Tesla, Yugoslavya, Belgrad, Geert Mak, Karl Sherro, Souttar,
Dybala, Louis Enrique, Gavi, Nebati, Çiller, Napolyon, Danton, Valdir Perez,
Richarlison, Falcao , Cerezo, Socrates, Zoff,Vialli, Serginho,
Juranovic,Weghorst,Saiss.
Böyle güzel muhabbetin döndüğü bir kupa içi kötü söz edilir mi?
Futbol asla futbol değildir ve aynı zamanda Futbol sadece futboldur. 2022 dünya kupası yorumcu dostumla hem fikir olmasak da bana göre Şampiyonlar Ligi 2.0’dır.
Sevilla, Arsenal, Tottenham, PSG , Juventus, Ajax,
Borussia, Chelsea, ATM, Real , Uni ve City, Bayern , Barca 11 lerinin hemen
tamamı burada sahadadır. Oynayan futbolcuların yarısı 5 büyük ligin oyuncusudur.
O zaman dünya kupası Katar’dan büyüktür. Katar’dan nefret
futbol aklının önüne geçmesin.
Peki bundan sonra ne olur?
Madem rol modelimiz 82 İtalya. Brezilya’yı yenen şampiyon
olur diyebiliriz. Hırvatistan şampiyon olur mu? Bana kalsa iyi de olur.
Ne demiş Slaven Biliç :
“Kadınlara en büyük saygımla,
yazının Başlığına bakın"
-
Yorumlar
Yorum Gönder