KKM’NİN BÜYÜK SIRRI


 

Kur Korumalı Mevduat için en seçkin ekonomistler yazılar yazıyor, muhalefetten ağır eleştiriler geliyor.

Herkesin mutabık kaldığı nokta devletin maruz kaldığı yüksek maliyet. Nasıl olur da devlet bu şekilde bir yükün altına girer?

Haklı görülen  bu eleştiriler aynı zamanda eksik kalıyor.  Toplumsal körlük ve  “kaos ekonomisi tercihi” aslında Kur Korumalı Mevduat’ın asıl amacının ve işlevinin anlaşılmasına engel oluyor.

KKM’yi anlamak için bakmamız gereken asıl  nokta ekonomide  faizin üstlendiği rol. Faiz paranın fiyatı. Peki Türk Lirası için  bu paranın fiyatını mevduat sahipleri alabiliyor ve kredi kullananlar da bunu ödüyor mu?

2022 yılının tamamı için  bunu söylemek imkansız.  2021 Kasım-Aralık döneminde kurlarda meydana gelen hareket sonrası TÜİK’in enflasyonu gizleme çabaları sona erdi. Enflasyon bağımsızlığını ilan etti.  Türk parası tepetaklak olurken  öncelikle akaryakıt olmak üzere maliyet enflasyonu bütün varlığıyla kendini hissettirdi.

Enflasyon yani paranın değer kaybının doğal sonucu olması gereken faiz artışı yerine tam tersinin yani faiz düşüşünün hayata geçmesi Türk parasının fiyatını sıfıra yakın hale getirdi.

KKM’yi herkes dövizi durdurma enstrümanı olarak algıladı. Oysa 20 Aralık akşamı yapılan duyuru ile döviz gerilemiş görünse de  KKM’nin devrede olduğu dönemde kurun değer kaybı 20 Aralık düzeyini tekrar hayata geçirecek şekilde gerçekleşti.

O zaman büyük sırrı ifşa edelim :

KKM’nin görünen yüzü kuru baskılamak. Asıl gündemi ise faizi düşürmek , düşük tutmak.

Peki bu mekanizma nasıl işliyor?

Bunu anlamak için yine ekonomiye giriş kitabına dönmek lazım. Paranın yatırım saikiyle elde tutulması para talebini doğurur. Türk parasının güvenini yitirmesi ile Türk parasında kalma arzusu tamamen sıfırlandı. Ancak bir de Bankacılık var. Türk parası kaynak olmazsa Türk Parası kredi de olmaz. O zaman işte KKM denilen enstrüman devreye girer. KKM ile Banka bilançolarına krediye dönüşebilecek ucuz TL mevduat dahil olmuştur. Enflasyonun fiilen bunun iki katı olsa da kağıt üzerinde dahi 75 lerde olduğu bir ekonomide insanları TL mevduat tutmaya nasıl ikna edeceksiniz?  Cevabı döviz çapalı TL mevduatta  bulmak mümkün oldu. TL cinsinden değer artışı ile döviz bazında garanti karması sistemde TL varlıkların yok olmasını engelledi.

Tabii ki kredi piyasasının önemli bir kısmı fiilen yok oldu. Fiyatları enflasyonun çok üzerinde artarak geniş kesimlerce ulaşılabilirlik vasfını yitiren emlak ve taşıt finansman penceresi kurudu. Bireysel kredi de daha farklı nedenlerin de ilave katkısıyla yok oldu. Ticari krediler ise ürkek de olsa varlığını sürdürüyor. Üstelik kendi çaplarında fonlama ihtiyacı olan görünmez krediler olan Kredi  Kartı, Şirket Kartı, DBS ve nakit krediye nazaran daha az olsa da yine de karşılık tüketen  Gayrınakdi krediler varlığını devam ettirebiliyor.

Bütün bu tablodan çıkarılacak sonuç KKM’nin ödettirdiği kur farklarına nazaran faiz artışı kaynaklı ilave bir enflasyon sarmalının önüne geçmesiyle iktidar için asıl faydanın bundan sağlandığı gerçeğidir.

Kur artışı enflasyona yol açtı ancak mahşerin 3. Atlısı olan faiz bırakın artmayı geriledi. Tabii ki Türkiye finansal sisteminin 2002’den bu yana sağladığı derinlik, ürün çeşitliği ve esneklik bahasına oldu bu.

Aynı zamanda Türkiye Bankalar Birliği Başkanı olan Ziraat Bankası Genel Müdürü bu durumu Habertürk kanalında Kübra Par’a  

 “Faizin %80lere geldiğini düşünün. Bu batış anlamına gelir” 

diyerek açıklamıştı.

Sayın Genel Müdür ülke ekonomisinin mevcut haliyle batan bir ekonominin pek çok özelliğini zaten taşıdığını görmek istemiyor tabii ki.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

POPÜLER YAYINLAR

EPİLOG

SİGARA NASIL BIRAKILIR YADA 8.035 GÜN NASIL ARA VERİLİR

Her şeyi Bitirmeyi Düşünüyorum